8 Aralık 2013 Pazar

Gitmek kalıcı(y)MIŞ.

Nedir kalıcı olan? Aşk mı? Yoksa gitmek mi? Bence gitmek,hemde sessizce. Açıklama bile yapmadan,karşındakini kırarak. Seviyoruz. Evet. Hepimiz seviyoruz aslında birilerini.Bırakmıyacak,onsuz yapamıyacak derece çok seviyoruz bazılarını.Peki ya onlar ne yapıyorlar? Ne yapıyorlar biliyor musunuz? Sizi sadece kullanıyorlar,hemde sevginizle.Sevginizle kendi egolarını tatmin ediyorlar.Ama bilmiyorlar ki,sadece siz seviyorsunuz onu öyle tutkulu.Her zaman çok sevdim,belki bende sevildim.Fakat hep terk edilen ben oldum.Nedenleri bana göre her zaman basitti.Ya sıkılıyorlardı ya da artık sevmiyorlardı.Sonuç olarak gittiler işte,arkalarına bile bakmadan.Ayaklarını,götlerine vura vura def oldular hayatımdan.Ama 1-2 ay sonra tekrar geldiler. Bu seferde ben def ettim onları.Ama bi süre sonra anladım ki aşk değil,gitmek kalıcı. Gitmek basit bir şey çünkü. Basit insanlarda aşkı değilde gitmeyi tercih ediyorlar.Çünkü aşk,sevmek göt ister.Bırakın gitmek istiyorsa,gitsin :)

Sevmek. Çok sevmek

Kim güvenilir bu hayatta? En çok güvendiklerimiz,canımızı verecek kadar çok sevdiğimiz insanlar bile gidiyormuş.Bugün bunu anladım.Kim kalıcı?Kim sonsuz seviyor?Kim dürüst? Hiçbirimiz. Ben ve sen olmadan hayatımıza "BİZ" olarak devam edelim diyen,peşimden koşan sen. Fakat terk eden yine sen. Neler oluyor? Dünya,bugün tersine dönüyor olmalı. Şaka olmalı bunlar.Ben bi rüyadayım ve uyandırılmayı bekliyorum.Herşeye rağmen ikimizde sevdik demeyi çok isterdim.Ama diyemiyorum.Sen sevmedin çünkü. Sen zaman geçirdin sadece.Çünkü aşk senin için basit bir şey.Sevmek,aşık olmak bambaşka şeyler senin için.Sen kendini bile sevmeyen aptalın tekisin.Evet APTALSIN! Seni benden önce böyle sevmemişler,bu da sana ağır geldi.Ama seni asla kimse bir daha böyle sevmeyecek ve sen üzüleceksin. Tek dileğimde bu zaten.Birisini sevip,üzülen senin olman. O zaman beni anlarsın. Ama bu sefer sen kaybettin.Üzgünüm.Hemde çok.Ya da vazgeçtim. Üzülen sen ol.Hemde çok.

4 Aralık 2013 Çarşamba

İdoller önemlidir..

İdolünüzün olması önemlidir. Onun sayesinde bazı zorlukları yenersiniz. Onu örnek alırsınız ve onun yolunda ilerlersiniz. İdolünüzün iyi seçmelisiniz. Benim gibi ! :)

Sevgi Ölçümü

Bana "Bu Dünya'da ölçülmesi en zor şey nedir?" diye sorsalar;direk "Karşımdaki insanın beni ne kadar sevip sevmediğini ölçmek" derim.Biz önemsiyoruz.Seviyoruz. KISKANIYORUZ.Fakat karşımızdakinin sevgisi,kıskanması ne denli? Ne kadar? Ölçülebilse en çok kimin sevgisi çıkar? Ya da bi ilişkide en çok seven kimdir? Seven,kıskanan kadın mı? Yoksa onu tınlamayan ve kıskançlığını çok abartılı bulan erkek mi? Biz kızlar-kadınlar kıskanırız,sahipleniriz. Siz ne kadar bunu sevmesenizde. Aslında sahiplenilmesi,çok güzel bi duygu. Sen ona aitsin,o da sana.Onun sana her kelimesinin sonunda kullandığı "im" eki bile sana zamanla çok çok güzel geliyor. Tabi bi süre sonra bazı ilişkilerde bu "sevgilim,canım" değil de "hayvan,öküz,salak" gibi şekillere dönüşebiliyor. Bence siz elinizdekinin değerini bilin. Bilmiyorsanızda bilin bundan sonra. O gittikten sonra geriye "keşke" kalıyor. Keşke dememek için,zamanı iyi değerlendirin. Pişmanlık kötü bir şey sonuçta :)

Kısacık Anlar ve Pişmanlıklar

Haftasonları sabahları genellikle geç kalkarım. Portakal suyu içerim. Ekmek yemem, şişmanlatır. Günlerim aşağı yukarı bellidir. Asla program yapmam. Hep bi takım kurslara heves eder sonra bırakırım. Sadece rutinden sıkıldığım için. Hayatın hep böyle akmasını beklerim. Arada sırada küçük sürprizler, dedikodular, skandallar, arkadaşlar, aşklar, kalp çarpıntıları… Hayatım bana sonsuza kadar böyle devam edecek gibi gelir-di.
Geçen gün hayatın sadece birkaç saniye içinde değişebileceğini gördüm. Öğrendim demiyorum şekerim, bizzat gözlerimle gördüm. Her an her şey kaybedilebilir ya da yeninden bağışlanabilirdi. Sonra bütün gece düşündüm. Hayatımdaki en önemli şeylerin olması ne kadar sürüyor? Bekleme kısmından söz etmiyorum. Oldurmaya çalışma aşamasından da. O andan söz ediyorum. Çok sonra bile sanki saatler, aylar sürmüş gibi hatırlayacağım o an. İnsan kaç ayda aşık olur, kaç yılda nefret eder, hayatının en mutlu ve en korkunç anları ne kadar sürer?
Sadece birkaç dakika. İki, üç bilemedin beş. İşte o kadar. İşte geçen gün öyle bir ‘bir dakika’ yaşadım. Bir dakikada o kadar çok şey gördüm ki: Her şeyin elimden kayıp gidebileceğini, savaşta kazanan tarafın olmadığını, aslında gerçekten ne istediğimi… Ne olduğunu tabi ki anlatacak değilim! Kendi kendinin dedikodusunu ancak ahmaklar yapar: ) Ben sadece nedenini söyleyeceğim: İyilik yapmaya kalktım! Ah evet iyilik.
Normalde asla müdahale etmem. Bırakırım kırılması gereken kafalar kırılsın, çekilecek acılar çekilsin, dönüp bakmam. Herkes kendi dersini kendi alır. Ama ah işte bu defa öyle olmadı. Hangi melekse artık, beni resmen dürttü!  Tuttum, hiç de hak etmeyen birinin başını beladan kurtarmaya kalktım. İşte hata iki, biri senden yardım istemeden kılını bile kıpırdatma. Yardım etmeye çalıştığın öküz bunu anlamayabilir, gurur meselesi yapabilir, kendini borçlu hissedip altında ezilebilir. Sonuçta iyiliğin elinde patlar!
Geçen geceden iki şey öğrendim. Hayattaki önemli anlar hep kısa sürer. Ve hiçbir iyilik cezasız kalmaz.

Karşılıksız bazı durumlar..

Yazmak.. Sanırım en güzel şey bu. Canın sıkkınken sadece yazacaksın ya da sinirliyken. Yoksa kafayı yiyorsun. Yazacaksın ve rahatlıyacaksın. Ve ben yine yazıyorum..

Seviyoruz,hemde çok. Karşılık beklemeden.Sevip sevmememesine aldırmadan. Bilemiyorum,bu ne kadar doğru.Öyle bi aşık oldum ki. Onsuz yapamıyorum dersiniz ya,aynen öyle.Ama bunun bi başka yönünü düşünmek gerekirse.O umursamıyor bile.O bensiz yapabiliyor da denilebilir. Peki bu sevgiyi değiştiriyor mu? Tabi ki hayır. Aşk bu değil ki. Benim bakış açım en azından bu değil. Seviyorsan eğer soğusan bile yeniden aşık olacaksın. En azından ben böyle düşünüyorum.Karşılıksız aşk...Dayanılması güç olan şey budur. Sen seviyorsun,önemsiyorsun,kıskanıyorsun hemde çok.Ama o bunları hissetmiyor,kıskanmıyor ve hatta seni önemsemiyor. Bir ilişkide çabalayan olmak yorucu bir şey.Sadece sen seviyorsun,sen çabalıyorsun. O da seviyor evet. Ama yansıtamıyor.Bi kızın tek isteği İLGİ'dir. Ve bunu ona vermek çok zor değildir. Gününün 24 saatini ona harcamıyacaksın tabi ki. Ama 10 dakika da olmayacak. Ona günün 1 saatini ayırsan,mesaj atsan. Bunlar olması zor olan şeyler değil. Ama "ben onun bana 25 saatini ayırmasını istiyorum" dersen. Net! kaybedersin.Her zaman kendini önemse. Karşındaki sevgilin,aşık olduğun adam olsa bile. Sonuç olarak hepimizin hayalindeki aşk ; beni önemsesin,sürekli benimle ilgilensin,benden başka kadın olmasın hayatında,dini imanı ben olayım,benden başka kıza  bakmasın,bana ait olsun gibi gibi..  Peki ya erkeklerin hayali nedir ? Benden uzak dursun,ne yaparsa yapsın. Falan mı ? Bilinmesi güç. Ama seviyorsanız vazgeçmeyin,kalbinizde bi yerdeyse ve aslında o,o kalbe sahipse elinizden geleni yapın.Ama eğer ki hayatında önemli bir yer kaplayıp,seni terk ederse sadece bunları düşünmeni tavsiye ederim. "Sen özelsin. Bunu hisset ve düşün. Hayat üzülmek için çok kısa". Ama tabi bunlar benim için geçerli değil..